Erdoğan:Başkanlık Sistemini Hayata Geçiriyor !!
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sixteen sivil cemiyet kuruluşunun oluşturduğu memleketimiz Anayasa Platformu sebebi ile düzenlenen `Yeni Anayasa için hep birlikte` temalı programa katıldı. ATO Congresium`da gerçekleştirilen programda konuşan Erdoğan, etkinliğin ev sahipliğini yapan platformun yeni Anayasa çağrısına şu ana kadar yaklaşık three hundred STK`nın destek verdiğini belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: "türkiye Anayasa Platformu`nun `Yeni Anayasa için hep beraber` çağrısının şu ana kadar yaklaşıokay 300 sivil cemiyet kuruluşumuz nedeni ile desteklendiğini öğrendim. Bu sayının okayısa süre arasında çadequate daha yüksek rakamlara çıkacağına inanıyorum. Bunun yurt genelinde milletin birliğine bir davet olduğuna inanıyorum. Bu mesele herhangi bir kurumun ya da herhangi bir şahsın değil, milletimizin konusudur. Ulus kendi meselesi olan yeni Anayasa isteklerine kendisini temsil eden sivil toplum kuruluşları vasıtası ile sahip çıokayıyor. Ondan dolayı teşekkür ediyorum"
Erdoğan, "Hem seçilmiş başbakan hem seçilmiş cumhurbaşkanıyla bu sistemin yürümesi fevkalade kolay değil. Yarın cumhurbaşkanı ayrıcalıklı başbakan değişik önceliklere sahip ayrıcalıklı siyasi anlayışlardan olursa bu iş nasıl yürüyecek? Yapmamız gereken bu kriz halinin ortaya çıkmasını beklemeden bugünden tedbiri almak, yarım kalan işi tamamlamaktır. Yani başkanlıokay sistemine geçmektir" dedi.
Yeni Anayasa çalışmaları kapsamında daha önce başkanlık sistemi için işaret ettiği arama konferanslarına vurgu yapan Erdoğan, "Demokrasiye inanan herkezin milletin taleplerine saygılı olması gerekir. Her kim ki millete sırtını döner, millete rağguys yol yürümeye kalkarsa akıbeti hüsran olur. Millet okükrediği zaman onun önünde ne bentler durabilir ne de dağlar durabilir. Yeni Anayasa meselesi de milletimizin kuvvetli bir talebi durumuna dönüşmüştür. Bu toplantı bundan böyle meselenin göz ardı edilemeyecek, ertelenemeyecek, ötelenemeyecek, baştan savulamayacak bir seviyeye ulaştığını gösteriyor. Milletimiz sivil toplum kuruluşları aracılığıyla bundan sonra konuya el koymuştur. Bu tür toplantılarla, çalıştaylarla, arama konferanslarıyla bütün kesimleri içine alan ve tüm kesimlerin beklentilerini yansıtan yeni Anayasa süreci hızla olgunlaşacaktır" diye konuştu.
"malicious programüNE KADAR KURULAN ANAYASALARıN HEPSi iTHALDiR"
Yeni Anayasa`nın yerli ve ulusal olması gerektiğini belirten Erdoğan, "Bu mesele millidir. Bu sorun yerlidir. Ulusal olan her meselede cumhurbaşkanı şekilde ben de varım. Bunu açıokça söylüyorum. Computer virusüne kadar kurulan Anayasaların hepsi ithaldir. Yerli değildir. Ithal ürünler ile yönetildik. Ithal mantıklar bize hakim oldu. şimdi biz yerliye ve milliye dönmeliyiz" dedi.
"MECLiS`TE TEMSiL EDiLEN PARTiLERiN YENi ANAYASA SüRECiNE DAHiL OLMALARıNı BEKLiYORUZ"
Anayasa çalışmaları kapsamında 2011 seçimlerinin ardından mühim advertımlar atıldığını anımsatan Erdoğan, Anayasa Komisyonu`nun çalışmalarına değinerek konuşmasında şunları kaydetti: "Amacımız mümkün olan en geniş katılımlı Anayasa metninin ortaya çıkmasını sağlamaktı. Ama diğer partiler Anayasa metni oluşturmak için değil adeta Anayasa metni oluşmasını engellemek gayesiyle devinim ettikleri için komisyonun çalışmaları akamete uğradı. Bundan böyle yapılması gereken yeni Anayasa çağrılarına kulak tıkayan, oyalayıcı, topu taca atıcı tavırlar yerine samimi şekilde tekliflerin ortaya konulmasıdır. Yeni Anayasa ne kadar geniş temsil kabiliyetine sahip bir bina sebebi ile inşa edilirse uygulaması da o derece kuvvetli ve gerçekçi olur. Bunun için gerek Meclis`te temsil edilen partilerin gerekse farklı düşüncelere sahip kesimlerin sesi olan sivil toplum kuruluşlarının yeni Anayasa sürecine dahil olmalarını bekliyoruz"
"çOğUNLUKçU DEğiL, çOğULCU ANLAYışl. A. YENi ANAYASA`NıN HAZıRLANMASıNı istek ederiz"
çoğulcu bir Anayasa`nın yapılması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, "çoğunlukçu değil, çoğulcu bir anlayışlos angeles yeni Anayasa`nın hazırlanmasını arzu ediyoruz. Anayasa metinleri bir toplum sözleşmesidir. öyle de olmalıdır. Halbuki bizdeki Anayasa metinleri dayatmadır. Vuruş direktifleri şekilde hazırlanmıştır. Gelin darbecilerin değil bu milletin, onun temsilcilerinin yaptığı bir Anayasa`yı bizden sonraki nesillere armağan edelim" dedi.
"YENi ANAYASA çALışMALARıNDA TARTışıLACAK HUSUSLARDAN birisi GüçLER AYRıLığı"
Kuvvetler ayrılığı ilkesinin yeni Anayasa`nın aslını oluşturacağını belirten Erdoğan, "Yeni Anayasa çalışmalarında üstünde azami tartışılacak hususlardan bir tanesi hiç şüphesiz güçler ayrılığı meselesi olacaktır. Yasama organı olan Meclis`in asli alanına yoğunlaşmasını sağlamalıyız. Hukukun üstünlüğü hakkında da hiçbirimizin itirazı olamaz. Kanunların üstünlüğü derseniz orada itiraz olur. Fakat hukukun üstünlüğünde kimsenin itirazı olamaz. Yargı organlarıyla yasama ve yürütme arasında eskiden bu güne kadar süregelen sıokayıntıların temelinde var Anayasa`nın güçlerin uyumunu değil çatışmasını temel sektör anlayışı vardır. Yeni Anayasa`nın ruhu çatışma yerine ahenk ve denge, birbirlerini yıpratma yerine birbirlerini destekleme mantığıyla oluşturulduğunda bu sorun kendiliğinden ortadan kalkacaktır" açıklamasında bulundu.
"BAşKANLıokay SiSTEMi DOğRU TERCiH OLACAKSA KOMPLEKSE KAPıLMADAN TARTışıLMASı GEREKiR"
Başkanlıok sistemi vurgusu oluşturan Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti: "Biz parlamenter sistemin ülkemizde miadını doldurduğuna inanıyoruz. Yeni türkiye`nin inşası sürecinde yeni Anayasa`ya ve onunla birlikte hayata geçirilecek başkanlık sistemine ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz. şu yanlışı peşinen düzeltmek istiyorum. Başkanlıok sistemi Tayyip Erdoğan`ın kişisel meselesi değildir. Bu sistemi Cumhurbaşkanlığımda da konuştum. Başbakanlığımda da konuştum. Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğum zaman da konuştum. Buna yeni başlamadım. Biz dersimizi iyi çalışıyoruz. Benim bu konuyu gündeme getirmem türkiye`nin hedeflerine ulaşabilmesi için böyle bir yönetim sistemine sahip olması gerektiğine olan samimi inancımdan kaynaklanıyor. Başkanlıok sistemi tartışmasını asıl süzgecinden geçirmek yerine şahsıma indirgeyen, bu basitliğe azalan herkes ülkemizi ve milletimize karşı büyüok bir vebalin içine girer. Konu kişi değil, ülkenin geleceği konusudur. ülkemiz`nin geleceği için başkanlık sistemi doğru bir tercih olacaksa hiçbir komplekse, önyargıya kapılmadan bunun tartışılması ve hayata geçirilmesi gerekir"
"HALKıMıZıN BAşKANLıK SiSTEMiYLE ilgili BiLGiLENDiRiLMESi GEREKiYOR"
Milletin başkanlık sistemi meselesi için kitle iletişim vasıtaları kanalıyla bilgilendirilmesi gerektiğini söyleyen Erdoğan, laflarını şöyle sürdürdü: "Yapmamız ihtiyaç duyulan nedir? Halkımızın yeni Anayasa yada başkanlık sistemiyle alakalı daha da bilgilendirilmesi. Televizyonlarda, gazetelerde bunun anlatımı ve bu mevzu için milletimizin bir lahza önce bilgilendirilmesi efsunk ciddiyet arz ediyor. STK`lar şu anda bu adımı atmış durumdalar. Bununla kalmayacak. üniversitelerimizin başta yasa fakülteleri olmak üzere uluslararası ilişkilerde, iktisat, iktisat fakültelerinde bunlar bundan sonra tartışılır noktaya geldi. Oralarda da paneller, sempozyumlar başlıyor"
"YAPMAMıZ ihtiyaç duyulan BAşKANLıK SiSTEMiNE GEçMEKTiR"
Yeni Anayasa`nın başkanlık sistemi anlayışıyla hazırlanması icap ettiğine dikkat çeken Erdoğan, "ileriye doğru atılmış bu ciddi sadece uçurumım kalan hamleyi tamamlayacak olan başkanlık sistemine geçmemizdir. Var sistemimiz bir anormallik halidir. Hem seçbilimselş başbakan hem seçilmiş cumhurbaşkanıyla bu sistemin adım atması olağanüstü basit değildir. Hadi bugün hepimiz tıpkı siyasi gelenekten gelen uzun seneler mesai arkadaşlığı yapmış Cumhurbaşkanı ve Başbakan şekilde ahenk içinde çalışıyoruz lakin aynı siyasi gelenekten gelmemiş bir cumhurbaşkanıyla ben çalıştım. Ne getirdiğini ne götürmüş olduğunü ben biliyorum. Damdan düşbütün, biliyorum. Aynısı uçurumın cumhurbaşkanı ayrıcalıklı başbakan farklı önceliklere sahip değişik siyasi sekalardan olursa bu iş nasıl yürüyecek? Yapmamız gereken bu kriz halinin ortaya çıkmasını beklemeden bugünden tedbiri almak, uçurumım kalan işi tamamlamaktır. Kısaca başkanlık sistemine geçmektir. Yeni Anayasa`nın bu anlayışla hazırlanması en doğrudur. Bu ihtiyacı tümden dışlayan bir yeni Anayasa döneminin sakat doğacağı da açıktır" diye konuştu.
"BENiM TEKLiFiM sonucuN MiLLETiMiZE BıRAKıLMASı"
Başkanlık sistemi meselesi için sonucun millete bırakılması icap ettiğini korumak için çaba sarfeden Erdoğan, "Benim teklifim kararın milletimize bırakılmasıdır. Hem parlamento bu noktada karar vermelidir lakin parlamentonun kararı ardından da millete gidilmelidir. Nihai kararı vekiller değil, asil olan ulus vermelidir" dedi.
"MEVZUAT AMCAYLA BU işi YüRüTMEYE KALKSAYDıK YANMışTıK"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, laflarını şöyle sürdürdü: "Bizdeki mevcut sistem maalesef dalgalanmalara, istikrarsızlıklara, krizlere çok aşırı açıktır. Bunun bedelini fert kişi ve toplum şekilde ödüyoruz. ülkemiz 2002 yılı Kasım ayından bugüne dek geçen 13 yılda Cumhuriyet süreci`nin daha önceki 79 seneına muadil hatta bir çok alanda onları katbekat aşan hizmetlere kavuşturmuştur. Burada kadronun aşırı büyük örutubet arz ettiğini de söylemem lazım. şayet mevzuat amcayla bu işi yürütmeye kalksaydık biz yanmıştık. Onu kendimize uydurduğumuz için bu işi başardık. Onun bizi bağlayıcılığına evet demediğimiz için bu işi başardık. Bürokratik oligarşi gelir senin önüne mevzuatı koyar. Sen de bunun altından kalkamazsın"
"KOALiSYON ZEMiNi ORTAYA çıKTı, HER yan KAN GöLüNE DöNDü"
7 Haziran ve 1 Kasım seçimleri içinde yaşanmış olan gelişmelere değinen Erdoğan, "7 Haziran ile 1 Kasım seçimleri içinde bu mevzu ile ilgili bedelini hala ödediğimiz bir tereddüt yaşandı mı? Yaşandı. Her yan kan gölüne döndü mü? Döndü. Niye? Derhal koalisyon zemini ortaya çıktı. Bunu fırsat bilen yamyamlar ülkemizi kan gölüne döndürdü. Başkanlık sistemi sağladığı mutlak istikrar ortamıyla türkiye`yi bu tür sıkıntılardan koruyabilme niteliğine sahiptir. Onun sigorta sistemleri çok aşırı daha güçlüdür" ifadelerini kullandı.
"öZYöNETiM ismi ALTıNDA DEVLET KURMAYA çALışanlarıN DüNYAYı adım atarıNA YıKARıZ"
Tek devlet vurgusu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan`ın `paralel bina` ve `özyönetim` tartışmalarına yönelik sözleriyse salondakiler nedeni ile ayakta alkışlandı. Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti: "ismi ve söylemi mutlaka hiç bir devlet paralel devlet ve ya enlem yapı bunlara izin vermeyiz. Veremeyiz. Nasıl sözde toplum adı altında devlet içinde bir paralel yapı kurmak isteyenlere dünyayı dar ediyorsak özerklik ismi altında özyönetim adı altında devlet içinde devlet kurmaya çalışanlamış olurın da dünyayı adım atarına yıkarız. Bunun böyle bilinmesi lazım. Biz bu şekilde tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet derken meseleyi bölünme ve parçalanma edebiyatıyla ele alanlar aleni söylüyorum mutlaka geri niyetlidir hatta bölücünün başta gidenidir"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder